Havanın bunaltıcı ve ona yapış yapış gelen sıcağında üstüne doğru akın eden boş insanların arasında yürümeye çalışıyordu. Beyninin içinde türlü küfürler uçuyor, gideceği yere varabilmek için çabalıyordu. Hogsmeade'nin telaşlı sokağı, elele dolaşan çoğu Hogwarts öğrencisi, sokağın kenarına oturmuş sokak çalgıcılarına ayrı bir neşe katıyordu. Ensesinde terden yapışmış sarı saçları büyük bir rahatsızlık veriyordu ve büyükannesinin birden şeker çeken canına anlam veremiyordu. Pilili kot eteğinin altında uzanan bacakları bayram havasındaydı, özendiriyordu diğer kapalı vücudu. Nihayet uzaktan şekerci dükkanının tabelasını gören mavi gözleri rahatlamayla soluyan ciğerlere haber verdi. Kız birden gelen dürtüyle biraz daha hızlandı. Güneşin neden olduğu ışıkla parlayan saçlarının bir tutamı birden çekildi ve kız acıyla saçlarını tutup arkasını döndü. Karşısında sırıtan esmer çocuğu görünce kan beynine hucüm etti. Ve küfür etmemek için kendini zor tuttu. ''Salak olduğun belli de bari bu kadar belli etme! Salak..'' Gözlerini yuvalarında döndürdü ve cevap beklemeden tekrar arkasını dönüp yürümeye başladı. Iyy diyerek çocuğun tuttuğu saçlarını önüne getirdi ve sanki eliyle temizleyebilirmiş gibi sildi. Arkasından böğürtüyle duyulan çocuğun sesine içinden mal diyerek geçiştirdi ve dükkana yaklaştığı için şükretti. Kalabalığı iterek içeri girdiğinde söyleniyordu. ''Hogwarts'ta görüşürmüşüz. Gerizekalı. Başına geleceklerden haberi yok.'' Yüzüne zevkle gülümseme yayılırken o an aklına gelen planı Marga ile yapmayı hayal etti. Evet, zevkli olacaktı. ''Nasıl yardımcı olabilirim bayan?'' Düşünceleinden sıyrılıp gerçeğe döndüğünde karşısında ona gülümseyen anne tavırlı toplu bir bayan gördü. Çok fazla şeker yediği vücudunu saran yağlardan belliydi ve Eulalie gülmemek için kendini zor tuttu. Gülmesini bastırmaya çalışırken yüzü tebessümlenmişti. Kadının hayran bakışlarının arasında büyükannesinin en sevdiği şekeri söyledi ''Ufak poşette ağıza yapışan kirazlı şeker ve kalpli ve çilekli lolipop.'' Kadının hızlı hareket etmeye çalışırken oynayan yağlarından gözlerini çevirdi ve dayanamayarak ufak bir gülme sesi çıkardı. Beklerken dükkandan dışarıya göz attı. Aptal bir telaş vardı insanlarda. Kimisi yelpaze gibi elini sallıyor, kimiyse kibirle gerçek yelpazeleriyle serinliyordu. O anda fark etti dükkanın serin olduğunu ve ince bileğine taktığı mavi tokasıyla saçlarını topuz yaptı. Ferahlama duygusu yayılırken içine kadının siparişini uzattığını gördü. Parayı öderken kadının uzattığı mendili alıp ensesini sildi ve tebessüm etti. Kadının aptal hayran bakışları arasında çıkmak için arkasını döndüğünde elinde dönen poşeti birine çarptı ve sarışın kız çarptığı kişiye bakmak için gözlerini o tarafa çevirdi.
+İsteyen gelebilir.