Ad & Soyad =] Jessica Mystery McKay
Fiziksel Özellikleri=] Jessica çok tatlı görünümlü kızıl saçlı mavi yeşil arası gözlü biridir.Yüzündeki çiller onun en göze batan özelliklerinden biridir.Bazı insanlar beğenmesede ona göre çilleri daha tatlılık katıyordur.Boy olarak çok uzun değildir.Ama kısada değildir.Biraz balık etlidir.Giyiniş tarzı daha çok tatlı sevimli tişörtler ve pantolonlardır.Her zaman görünüş felsefesi ''Önemli olan insanın dış güzelliği değil iç güzelliğidir.''Bu nedenle aynaya çok takılmaz.
Kişisel Özellikleri=] Çok tatlı ve iyi huylu bir kızdır.Başkaları hakkında asla kötü birşey düşünemez ve söyleyemez.Tavsiye vermeyi ve tavsiye almayı sever.Çok cesurdur.Evleri bir patikada olduğu için cesur yaşamayı ve korkuların ancak üzerine gidilerek çözülebileceğini öğrenmiştir.Dersler,onun korkulu rüyaları.Zeki olmasada derslerinin kötü olması onu üzer ve düzeltmek için biraz daha çalışır.Çok çalışmaya dayanamaz.
Ailesi & Geçmişi=] Ailesi çok köklü değildir.Aslında kendiside biraz bulanıktır.Anneannesi bir muggledir.Ama buna asla aldırmaz.Annesi ve babası geçekten birbirini severek evlenmiştir.Birde abisi vardır.Onunla Quddicth oynamaya ve bahçede koşmaya bayılır.Çok iyi bir Quddicth oyuncusudur.Abisini genellikle yener.Evde arada sırada aile günleri olur bu günler çok bayıcı olsada Jessica hiçbirini kaçırmaz ve ailesnini çok sever.
Yine çok güneşli sıcak bir gündü.Güneş tepelerinde bir ateş topu gibi parlıyordu.Annesi ile beraber tahta kulübelerinde oturuyorlardı.Babası işe,abisi ise okula gitmişti.Jessica'nın mektubu çoktan ona ulaşmıştı.İçinde bir heyecan vardı.Heyecanını durduramıyordu.Çok güzel kokular gelen mutfaktaki annesi:''Mysy yemek hazır birtanem hadi gelde yiyelim.Çok güzel görünüyor.Eminim oradanda hissdebiliyorsundur.''Jessica Mystery adını hiç kullanmıyordu.Ancak önemli bir konu olduğununda ona böyle seslenirlerdi.Yemeğin kokusu onu çok etkilemişti ama Hogwarts'a başlama heyecanı açlığını bastırıyordu.Annesiyle bir iki laf etmek için mutfağa doğru kalktı.Kalkarken elindeki resimleri hareket eden dergiyi koltuğa geri bıraktı.Mutfağa yaklaştıkça kokular onu etkisi altına alıyordu.
Annesi Jessica görünür görünmez ''Mysy yine hayaller mi kuruyordun?Yalnız sana bir süprizim olucak Diagon Yolu'na gidiyoruz.Ama etkilenip herşeyden istemek yok canım''dedi.Gerçekten Jessica etrafta gördüğü ve beğendiği şeyleri almayı çok seviyordu.Kabul etsede etmesede bu onun alışveriş hayranlığıydı.Önünde bir tabak dolusu değişik bir yemek vardı.İçinde ne arasan var gibi görünüyordu.Tabağa bu nedir,sen nesin böyle der gibi baktı annesi onun bu bakışlarını görünce çıkıştı:''Yemek beğenmiyor hanımefendi.Şuna bak sen.O tabak bietcek haberin olsun.Şu zayflayacağım hikayesindende vazgeç iki saat dayanıyordun ondan sonra yalan oluyor zayıflamak.Neyse ben önemli bir konu konuşmak istiyorum seninle.''Jessica önündeki tabağa bir daha baktı.İçinden bir ses değil birkaç ses ona ''şişman''diye bağırıyordu sanki.Sonra kafasını toparladı ve ayağa kalkıp kendine eski sürahiden bir bardak su döktü.Sanki suyu izliyordu.Gözü dalıyordu bir olay kaldıracak halde değildi.''Alışığım zaten anne sen konuya gir.Ben kendimi toparlamaya çalışırım.Suyumuda hazırladım.
Annesinin yüzünde mahzun bir gülümseme vardı.Jessica'nın hazır görünmesi onu sevindirmişti.Variceği haber ona göre harika birşeydi ama Jessica'yı sevindireceğini sanmıyordu.Hemen konuya daldı''Jess birtanem tatlı bir kardeşin olacak.Jessica'nın yüzündeki ifade görülmeye değerdi.Önce tamam sorun değil gibi baktı bu sırada annesi bir soluk almıştı.Sonra değişik bir şekilde sırıttı.İşte bu sorun anlamına geliyordu.Hemde çok büyük bir sorun...Bir yudum su aldı.Gülümsemeye devam etti.Sonra gözleri bulandı.Bir parça gözyaşından sonra hem gülme krizine girdi hemde çılgınca katıla katıla ağladı.Jessica bir şeye sinirlendiğinde karşısındaki insana kızamaz sinirini manyakçasına hep kendinden çıkarırdı.Aileye yeni bir üye.Bu çok büyük sorumluluk isterdi.Güzel ve daha çok kıyafete elveda demekti.Odasına yada odasının yarısına sonsuza kadar görüşmemek üzere demekti.Bunu asla kaldıramazdı.Yıllar boyunca ailenin ''bir tanesi'' minik çocuğu olmuştu.Katıla katıla hem ağlar hem gülerken''Hayır anne imkansız o çocuğu aldırıcaksın.Hemde hemen gözümün önünde kardeş istemiyorum ben.''
Bunun sonunda annesi çok üzülmüştü.Ama Jessica diyen bir tavrı vardı.Belkide düzelirdi.Kardeşini kucağına alınca içi ısınır ve onu sevmeye başlardı.Ne olursa olsun o çocuğu doğuracaktı.Yıllar sonra yine bir çocuk haberi harika olurdu.''Mysy ağlamayı kes gülümse her zaman gülümse.Biliyorum odana birazcık el koyabiliriz ama o zamana kadar kardeşine alışırsın bile.Belkide büyüyünce ikinizde çok samimi olacaksınız.Birbirinizi çok seveceksiniz.Bunun için bu kadar üzülünmez ama tatlım.''Jessica yıkılmıştı.Tamam odası sorun değildi.Ama ya ''birtanem'' ''tatlım'' ne olacaktı onlar?Asla aklına gelmezdi bir gün başka birinin gelip onun rütbelerini almasını.''Peki anne çok abarttım ama söz ver bana ben hep ''tatlım'' ''birtanem'' kalacağım değil mi?Hep senin minicik çocuğun olacağım değil mi?Bende sana söz veriyorum.Yeni üyeye çok fazla işkence yapmam.Ama onunla nasıl eğlenirim bilmiyorum.Aile toplantılarınada mı katılacak?Ben herzaman senin küçücük kızın kalıcam değil mi?Şimdi Jessica'nın ağlaması yavaş yavaş durmuştu.Daha duygusal ağlamaya başlamıştı.Annesi''Tatlım Jess''dedi ve sarıldılar.Her hikaye gibi bununda sonu mutluydu.